Erzincan’da kuşaktan kuşağa aktarılan bakırcılık sanatı, genç ustaların katkısıyla yeniden hayat buluyor. Kent, UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’ne aday gösterilmeye hazırlanıyor.
Tarihiyle, el sanatlarıyla ve kültürel zenginlikleriyle öne çıkan Erzincan’da, yüzyıllardır süregelen bakırcılık sanatı, modern dokunuşlarla yeniden canlanıyor. Kentin simgelerinden biri haline gelen bakır işçiliği, deneyimli ustaların ve bu mirası sahiplenen genç zanaatkârların elinde geleceğe taşınıyor.
Erzincan’ın dar sokaklarında yankılanan çekiç sesleri, sadece metalin şekil bulduğunu değil, bir kültürün yaşatıldığını da haber veriyor. Bakırcılar Çarşısı’nda faaliyet gösteren atölyelerde, geleneksel motifler günümüz estetik anlayışıyla harmanlanarak eşsiz eserlere dönüştürülüyor.
Gelenekten Geleceğe Uzanan Bir Sanat
Yüzyıllardır babadan oğula geçen bakırcılık, son yıllarda özellikle genç ustaların ilgisiyle yeniden popülerlik kazandı. Eğitim programları ve atölye çalışmalarıyla desteklenen bu el sanatı, artık yalnızca nostaljik bir uğraş değil, aynı zamanda bir geçim kaynağı ve kültürel değer olarak görülüyor.
Turistlerin Gözdesi Oldu
Erzincan’ı ziyaret eden yerli ve yabancı turistler, el emeği göz nuru bakır ürünlere büyük ilgi gösteriyor. En çok tercih edilen ürünler arasında işlemeli kahve fincanı takımları, sürahiler, dekoratif tepsiler ve duvar panoları yer alıyor. Bakırcılar Çarşısı, şehrin en çok ziyaret edilen noktalarından biri haline geldi.
UNESCO Yolunda İlk Adımlar Atıldı
Erzincan’daki bakırcılık geleneğinin uluslararası düzeyde tanıtılması ve korunması amacıyla, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşları çeşitli projeler yürütüyor. Bu kapsamda, bakırcılık sanatının UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’ne dahil edilmesi için başvuru süreci başlatılmak üzere.
Hem ekonomik hem de kültürel anlamda şehre önemli katkılar sağlayan bakırcılık, Erzincan’ın kadim mirasını gelecek nesillere taşıyacak bir köprü olmaya devam ediyor.




